Sayfalar

Sayfalar

20 Eylül 2017 Çarşamba

ZAZA DİLİ VE ETNİK YAPISI



        Zazaca, Hint-Avrupa dil ailesinin İrani diller gurubun Kuzey-Batı koluna dahildir. Beluçi, Gorani ve Sengseri dilleriyle Kuzey-Batı kolunun Hyrkani (Gurgan) alt gurubunu teşkil etmektedir. Zazaca’nın diğer akraba olduğu diller arasında Talişi, Mazenderani, Semnani, Gileki, Tati, Herzendi, Kürtçe, Farsça sayılabilir. Gramer ve kimi önemli sözcükler açısından Zazaca’ya yakın olan diller Kuzey-İran’da, Hazar Denizi kıyısında konuşulan dillerdir. Onun dışında Anadolu’da konuşulan Kurmanci-Kürtçesiyle yüzyıllarca ortak coğrafya paylaştığından dolayı bir dil yaklaşımı olmuştur.


          Zazaca üzerine Türkiye’de, özellikle siyasette bir Kürt lehçesi olarak bilinen bir statüko mevcut. İrani dillerin dilbilim dalı olan İranoloji’ye göre ise Zazaca bir Kürt lehçesi veya dili değil, başlıbaşına bir dildir. Kürtler’in siyasi ve sayısal olarak Zazalar’a göre daha üstün olması, Zazalar’ın ve Zazaca’nın varlığı konusunda epey bir dezavantaj oluşturmuştur. Zazaca hakkında siyasette ve halk arasında, özellikle Batı-Anadolu’da yaygın olan “Kürt lehçesi” diye bir tanımlama vardır. Fakat özellikle son yıllarda yavaş yavaş açığa çıkan araştırmaların ve dergilerin sayesinde bu görüş değişmektedir.


           Türkiye’de Türkçe’nin dışındaki yerli dillere uygulanan baskıdan ve inkardan dolayı Zazaca hakkında herhangi bir bilimsel kaynak bulmak pek güç. Ondan ötürü Zazaca Türkiye dışında, özellikle Almanya’da araştırılabilip, bilimsel olarak İrani diller arasındaki yeri saptanmıştır. Zazaca’yı ilk olarak başlıbaşına bir dil olduğunu, yaptığı derleme, araştırma ve incelemeleriyle kanıtlayan ilk dilbilimci Oskar Mann’dır. Oskar Mann’ın 1903’ten 1907’ye kadar yaptığı araştırmalarını ilerletip kitap haline getiren Karl Hadank, “Die Mundarten der Zâzâ” adlı bilimsel eseri 1932 yılında kitaplaştırmıştır. Böylece İranoloji dilbilimde Zaza dili bugüne kadar dilbilimcilerin hemfikirliliğiyle başlıbaşına olarak tanınma durumunu korumakta. Oskar Mann’dan önce Peter Lerch (1856), Friedrich Müller (1864), Albert van Le Coq (1901) gibi araştırmacı ve dilbilimcilerin eserlerinde de Zazaca hakkında folklorik yazın derleyip kısmen analiz de etmişlerdir.


W.B. Henning (1954) , D.N. MacKenzie (1961-95), T. L. Todd (1985; A Grammar of Dimili [also known as Zaza], Michigan 1985, 277 s.), G.S. Asatrian / F. Vahman (1987-95), Joyce Blau (1989), P. Lecoq (1989), C. M. Jacobson (1993-97; Rastnustena Zonê Ma / Handbuch für die Rechtschreibung der Zaza-Sprache, Verlag für Kultur und Wissenschaft, Bonn 1993 / İstanbul 2001, Tij Yayınları; Zazaca Okuma Yazma El Kitabı, Bonn 1997 / İstanbul, Tij Yayınları), J. Gippert (1993-96), M. Sandonato (1994), Ludwig Paul (1994-98; Zazaki: Grammatik und Versuch einer Dialektologie, Dr. Ludwig Reichert Verlag, Wiesbaden 1998, 366 s.), Zılfi Selcan (1987-98; Grammatik der Zaza-Sprache, Nord-Dialekt (Dersim), Wissenschaft und Technik Verlag, Berlin 1998) gibi dilbilimcilerin analiz ve araştırmaları günümüze dek sürmekte.


Devleti oluşturan temel taşlarından birinin 1914-15 Ermeni-Süryani-Yezidi-Rum soykırımı ve 1937-38 Dersim soykırımı olan Türkiye Cumhuriyeti'inde cebren de uygulanan tevhidi tedrisat kanunundan dolayı egitim dili sadece Türkçe’den ibaret sayılmış, bu yüzden Zazaca ve diger anadolu dilleri kendilerini bir eğitim ortamında geliştirebilmek ve eğitim dili olabilme imkanı bulamamıştır. Eğitim dilinin sadece Türkçe’den ibaret olması medeniyetler beşiği olan Anadolu’nun çok dilli ve kültürlü yapısına büyük zarar vermiştir. Bundan dolayı Zazaca ve diğer etnik diller varlıklarını sürdürme noktasında unutulma ve ölü bir dil olma sınırına gelmiştir. Son yıllarda özellikle Avrupa’da Zazaca edebiyatı ve yazı dili çalışmaları ve çabaları Zazalar arasında olumlu bir yankı oluşturmuştur.Zazaca, Kuzey-Batı İrani dilleri arasında Prof. Dr. J. Gippert ve P. Lecoq’un şemasına göre (bkz. İrani Diller)şöyle sınıflandırılmakta:

KUZEY-BATI IRANÎ:
Hyrkani (Gurgan/Cürcan) Gurubu: Beluçi, Sengiseri, Gurani, ZazacaKarmani Grurbu: Kürtçe, SivendiMedo-Hazar (Caspic) Gurubu: Gileki, Mazederani, Sorxeyi, Taleshi, ÂseriGÜNEY-BATI IRANÎ:Farsca, Tacikçe, TatiTarihsel olarak son yapılan araştırmalara göre Zazaca, bir Ortaçağ-İrani dili olan Partça’ya yakınlık arzetmekte. Günümüz Kuzey-İran’da, Hazar Denizi kıyısında konuşulan diller de Zazaca’ya ilginç yakınlık göstermekte.

ZAZALARIN YAŞADIĞI COĞRAFYA





Zazalar, nüfusu tahminen 4-6 milyon olan bir halk olarak Doğu-Anadolu’nun Fırat ve Dicle su havzasında yaşarlar. 

Sükun ettikleri yer enlem 37,8°- 42° ve boylam 37,8°- 40° arası arasında yer alan bölgede, il olarak Doğu-Sivas’tan Varto’ya, Gümüşhane’den Siverek’e kadar uzanır. Ağırlıklı olarak Tunceli, Bingöl, Erzincan, Elazığ, Kuzey-Diyarbakır illerinde yaşarken, Kangal, Zara, Ulaş ve İmranlı (Sivas), Kelkit, Şiran ve Gümüşhane, Hınıs, Çat, Aşkale (Erzurum), Gerger (Adıyaman), Pötürge ve Arapkir (Malatya), Mutki (Bitlis), Sason (Batman), Sarız (Kayseri), Aksaray ilçelerinde de meskendirler. Bunun dışında İstanbul, Ankara, Bursa, Eskişehir ve birçok ilçeye göçetmiş Zaza mevcuttur. 


Almanya, Avusturya, İsviçre, Hollanda, Belçika, Fransa, İsveç, Danimarka gibi Avrupa ülkelerinde bulunan Zaza sayısı tahminen 300.000’dir. Çoğu Almanya’ya iş veya son yıllarda iltica etmek için yerleşmiştir. Cambul (Kazakistan) ve Batum (Gürcistan) bölgelerinde de 1944’te sürgün edilen Zazalar’ın yaşandığı söylenmektedir. 

Zazalar’ın nüfusu hakkında kesin bir bilgi mevcut değil, fakat tahminlere göre 3 milyon, bazı tahminlere göre ise 4 ile 6 milyon arasıdır.

ZAZA DER


ZAZA-DER
Derneğin Adı ve Merkezi
Madde 1
Derneğin Adı: “Zaza Dil ve Kültür Derneği”dir
Derneğin kısaltılmış adı “Zaza-Der”dir.
Derneğin merkezi İstanbul’dur.
Dernek, yurt içinde ve yurt dışında şube açabilir.


Derneğin Amacı

Madde 2
Dernek, Zaza dili, kültürü, tarihi ve sosyolojik mirası alanında araştırma ve inceleme yapmak, tahrip olmuş, yok olmayla karşı karşıya kalmış, Zaza kültürü ve sanat değerlerinin derlenip korunması ve yenilenmesine hizmet etmek,


Zazaca’nın başlı başına bir dil olduğunu kabul ederek; evrensel insan hakları çerçevesinde Zaza dilinin ve kültürünün ulusal ve uluslararası düzeyde hukukî güvenceye alınmasını sağlayacak çalışmaları organize etmek,


Üyelerinin eğitim, sosyal, ekonomik ve kültürel gelişmelerine katkıda bulunmak, bunlar için çözümler aramak, toplantılar yolu ile projeler üretmek, bu projeleri yaşama geçirmek ve üyelerinin yardımlaşma ve dayanışmasını güçlendirmek,


Zaza dili, tarihi, edebiyatı, folkloru vs. alanında çalışmalar yapan çeşitli ülkelerdeki ve Türkiye’deki enstitü, akademi, kültür merkezleri, dernek vb. çalışmalar yapan kurumlar ve kişilerle ilişkiler kurarak; düşünce alışverişinde bulunarak ortak konferans, seminer, sempozyum benzeri etkinlikler düzenleyerek, karşılıklı kültürel dayanışmanın geliştirilmesi için zemin hazırlamak amacı ile kurulmuştur.

Komela Zon u Kulturê Zazau www.zazader.org https://twitter.com/zaza_der zazadervideo@gmail.com